Demokratikleşme Paketi

 

Demokratikleşme paketi ile ilgili herkes eteğindekileri döktü sanırız, muhalefet, sivil toplum kurumları, iç-dış basın ve sözü olan herkes konuştu. Eksiklikleri ve yetersizlikleri, zamanlaması vs. paketin sosyo-politik unsurları tek tek ele alındı. Sürecin ve bu paketin çok da ele alınmayan ekonomik etkileri üzerine ayrıca kafa yorulması gerektiğini düşünüyor ve bu durumun gölgelendiğine inanıyoruz.

ANESİAD’ ın misyonundan hareketle baktığımızda sahne çok net ve gözler önündedir. “ Bu yaşanılan süreçler, açıklanan paketler etkileri itibarı ile sosyolojik olduğu kadar da EKONOMİ - POLİTİKTİR ”. Pakete özgürlük ve haklar açısından bakıldığında elbetteki kazanımlar çok önemlidir. Hayatın gerçekliği anlamında olaylar değerlendirildiğinde ise; geçim endişesi, refah seviyesi, göçlerin son bulması, silah ve tehdide dayalı baskının azalması, kepenklerin açılması, yatırımların artması, işsizliğin azalması vs… bu sayılan unsurların her birisi tek tek bu paketten olumlu anlamada etkilenecektir.

En azından bu paketin yürürlüğe girmesi ile birlikte, toplumdaki ötekileştirici gerginlik azalacak, kısmi huzur sağlanacaktır. Bu durum bile başlı başına Türkiye ekonomisi ve çalışma hayatı açısından son derece önemlidir. Doğu illerindeki ekonomik kalkınmayı hedefleyerek planlanan yatırım teşvik uygulamaları kısmen de olsa canlanacak, istihdama dayalı ekonomik etkiler kısa sürede kendini hissettirecektir.

Kamuda başörtüsünün serbest hale gelmesi, seçim sistemi, siyasi partiler, yaşam tarzına saygı, ayrımcılık ve nefret suçlarına cezalar vs. konularda yapılacak düzenlemeler haklar çerçevesinde ele alındığında önemli kazanımlardır, peki yeterli midir? Değildir ama önemlidir. Türkiye toplumundaki birçok etnik unsurun özgürlükler çerçevesinde birtakım haklara kavuşması insanidir, İslami’dir, haktır ve desteklenmelidir, nihayetinde toplum huzuruna hizmet etmektedir. Asıl yapılması gereken ise bir an önce adil ve özgürlükçü yeni bir anayasadır.

ANESİAD gönüllüsü her işadamı ve esnaf kardeşimiz, toplumsal huzur ve adalet temelli sosyolojik bir perspektife sahiptir. Özellikle birliğinin büyük bir kısmını oluşturan ESNAF üyelerini toplumun kılcal damarları olarak görmektedir. Bu sebepledir ki; siyasilerin toplumsal müdahaleleri ve kararları ile ilgili her türlü projeleri ANESİAD’ ı doğrudan ilgilendirmektedir.

Bizler işadamı ve esnaflar olarak, huzurun ne demek olduğunu en iyi bilenlerdeniz. Gezi parkı eylemleri sırasında 1-2 ay boyunca kepenkleri kapanan, dükkanları yağmalanan, kirasını ödeyemeyen, nafakasını çıkaramayan esnafların neler yaşadığını iyi biliyoruz. Doğuda yıllardır uygulanan gerilimin (her iki taraftan) ilk sıradaki mağduru da yine esnaf ve işadamları olduğu bilinmelidir. Yatırımı engellenen, haraç kesilen, kepenkleri indirilen, olmadı yakılıp yıkılan, işyerleri bombalanan ve bu süreçlerden en çok etkilenen esnaf ve işadamlarıdır. Uluslararası politikalar, bağnaz iç siyasi çekişmeler, hiçbir şekilde özgürlüklerin ve huzurun önüne geçirilmemelidir.

 

(Eylül. 2008)    ABD – MERKEZLİ BÜYÜK KRİZ

(01- 01-2009)  KÜRTÇE TV AÇILDI

(... …- 2009)    MİT-PKK OSLO GÖRÜŞMLERİ

(Tem.   2009)   DEMOKRATİK AÇILIM SÜRECİ

(Ocak. 2010)    MİLLİ BİRLİK VE KARDEŞLİK PROJESİ

(21-03-2013)    BARIŞ SÜRECİ (Diyarbakır'da Öcalan'ın barış çağrısı)

(08-05-2013)    PKK NIN GERİÇEKİLMESİ

(27-05-2013)    TAKSİM-GEZİ PARKI EYLEMLERİ (Süreç kesiği)

 

(30-09-2013)    DEMOKRATİKLEŞME PAKETİ

(09-10-2013)    (2014-16) ORTA VADELİ MALİ PLAN AÇIKLANDI

(16-10-2013)    AB KOMSİYONU TÜRKİYE İLERLEME RAPORUBU

Siyasal iktidarın 7 yıl boyunca Türkiye ekonomisi üzerine eğil